AYIŞIĞI

AYIŞIĞI
fotoğraf için SERDAR YAŞAR'a teşekkürler :)

18 Nisan 2011

... HİSSİYAT ...

neyi niçin neden özlediğini bilemeden özlemek ne tuhaf bir duygu
bekledim gelmedi bekleyeceğim belki bir ömür yine gelmeyecek
yine yinede yeniden geçen her günümde özleyeceğim seni
sevdiğin biri olduğunu bile bile mutlu olduğunu göre göre
yine seni sevecek senin için ağlayacağım uzun süre
sonra başka birine kayacak gönlüm onada değer vereceğim hatta
belki bir süre gelmeyeceksin aklıma
sonra bir gün düşecek anlamsız yere gözlerimden bir damla yaş
anlayamadan ne olduğunu hatırlayacağım seni o özlem yine nüksedecek ruhumda
kurtulmaya çalışacağım bu histen
his
ama nasıl bir his çözemeyeceğim
en az bu özlem kadar tuhaf
ağlamam dinmeyecek bir gece vakti yine
ve ayışığı yanaklarımdaki yaşlara yansıyacak ay bana bakacak
sonsuzluk olacak özlem
hatırlamayacaksın adımı
unutacaksın konuşmalaramızı
ve ben mutsuz olmak için sonrasında ara ara özleyeceğim seni taki ölene dek
belki ozaman sana bir mektup gelecek
okuyacaksın her satırı ama yine de kopmayacak derinlerde bir sızı gözardı ettiğin için beni bir acıduymayacaksın ahh etmeyecek iç sesin
ve hiç okumamış gibi bu sevdayı benim kalemimden dökülmüş satırlarda gibi devam edeceksin yaşamaya
ve yine hiç hatırlamayacaksın beni
hiç bir izim kalmayacak ogün işte ...

17 Nisan 2011

içimdeki senle sohbet


-sanırım çok kötüyüm
?
-sormasaydılar belki farkına bile varamazdım =
?
-aslında iyi olmam için okadar çokta neden varken...
?
-bir şey eksik
aslında hayatımdaki en önemli şey !!!
beni ağlatan uykusuz gecelere bağlayan
boşşşşluuuuuuuuuuuuuuukkkkkkkkkkkkkkk
tarifi yok derin boşluk
?
-belkide sonsuzluk bilemiyorum yada nedeni bende herkeste biliyor
?
-yoksun işte lanet olası YOKSUN !!!
...
-uzaksın uzaktan bile seni görebilme şansım YOK
...
-sevgimi farkedebilcek gözlerin YOK
...
-hayatında en ufak farklı bir yerim bile YOK
...
-bu yokluk beni mahveden aklım karma karışık
sakın sorma bana sende nasılsın diye
korkuyorum içimdeki senle konuşurken söylenen tüm bu cümleler
seninle konuşurken dökülüverirse ağzımdan diye
...

9 Nisan 2011

... yeknesak ...

yine yeniden en baştan
bir sıcak elden mahrum kaldığında beni ansızın hatırlayıp özleyeceksin
boşlukta olduğun için değil farketmeden sende beni sevmiş olduğunu anladığında
kendini nekadar aciz nekadar sevgisiz bıraktığını göreceksin
ardında kalan zamanda
sanmaki ;
'' sen muutlu ol ne olur '' dedim
olamazda ben kendimden bu kadar geçmedim bunun için ÖZÜR DİLERİM !!!
mutlu olamadığım her anda seninde mutsuz olmanı diledim
kimseyi seveme istedim
geri dönüşü yoktu elbet son noktayı koyuşumun
ama sende ben gibi hep yapayalnız kal inşallah
beddua değildi bu dileğim aşkın en yücesi...
buna cürettim içimdeki senden gelir !!!

ŞAHİT

eskiden korkardı herkes ayrılıktan ...
saklardı ...
çıkamazdı saklanırdı dilinin en ücra köşelerine o üç hece ;
ay-rıl-dık
şimdilerde her şey o kadar yapaylaştı ve sanallaştı ki
aşklar bile !!!
aşklar gözler önünde yaşanmakta
gözler önünde cereyan etmekte kavgalar
yine mutsuz son gözler önünde gelemekte
sözler savrulur oldu her yere ve her gün bende şahit olmaktayım bu sevgisizliklere...